31 Ağustos 2011 Çarşamba

Çikolata Kahve Ezgi :)

Başta Nonim olmak üzere yeni saçlarımla fotolarımı görmek isteyen arkadaşlarım için bu postu yazıyorum :) Dün bir yakınımızın yardımıyla çekilen fotolarımdan seçtiğim 2 fotomu umarım beğenirsiniz :)

Maskeli Ezgi :)

Mülayim Ezgi :)

Fotolar bayramın ilk gününden.Bir çok yakınımız İst dışında olduğundan gezme faslını dün bitirdik :) Bugün evde pinekleme zamanı.Gözünü sevdiğim tatilli,gelir gelmez enerjimide getirdi :P



Sevgiler
Çikolata kahve ezginin günlüğü :)

30 Ağustos 2011 Salı

Her Günümüz Bayram Tadında Geçsin !

Bugün 2 bayramı beraber karşıladı Türkiye Cumhuriyeti :) Dilerim ülkemiz bayram tadında nice günler görür ! Atalarımızın sayesinde bugün bunları yaşayabiliyoruz.


İşte bu yüzden 30 Ağustos Zafer Bayramı Türkiye'mizde kutlu olsun ! Ülkemiz hep huzur içinde olsun...

Ramazan Bayramına gelince benim için 3 şeyi ifade ediyor :) 


Rengarenk şekerler :)

Kalem gibi sarmalar :)


Fıstık dolu baklavalar :)

Ama bu bayram hepsine bakmakla yetincem çünkü bir hafta sonra tatile çıkıyorum ve tombalak olmak istemiyorum :) Benim yerimede yiyin canlarım :) 

Hepinize huzurlu bayramlar dilerim !

Sevgiler
ezginin günlüğü*

29 Ağustos 2011 Pazartesi

Mimmmm

Benim için çok değerli blogger arkadaşlarımdan biriside Tubitoşum'dur..Bitaneciğim beni mimlemiş.Mim in konusu Hangi Prenses'sin ? :) Hemen mim i devraldım.
 
Cinderella / Külkedisi :
[ ] Ebeveynlerinden biri vefat etti.
[ ] Cok ev isi yapman lazim
[♥] süslenmeyi seviyorsun
[] hayvanlari seviyorsun
[ ] annen cok sert
[ ] seni kiskanan kiz kardeslerin var
[ ] görüsünü söylemekten korkuyorsun
[ ] ayakkabilarini bikere arkadasinin evinde unuttun
[ ] sari sacin var


Jasmin / Yasmin :
[ ] Baban zengin/ önemli biri
[] aptal degilsin
[ ] sen ötekinler gibi degilsin, degisiksin
[♥] hayatta parasi cok oldugu icin birisiyle evlenmezsin
[ ] kendine cok hedef koydun
[ ] fazla arkadasin yok
[ ] özgürsün
[ ] zenginsin
[ ] ebeveynlerin hayatini kontrol etmek istiyor


Arielle: 
[
] ebeveynlerinin seninle ilgili beklentileri cok
[] kurallara uymaya calisiyorsun ama zor geliyor
[ ] kiskirticisin azcik
[ ] 3ten fazla kardesin var
[ ] birsey topluyorsun
[ ] uzun sacin var
[
] ev hayvani olarak balikin vardi 
[ ] fazlaca meraklisin
[♥] cok safsin, herseye inaniyorsun



Schneewittchen / Pamuk Prenses :
] cirkin olmadigini biliyorsun
[ ] annen bazen seni kiskaniyor
[ ] az kalsin öldürülüyordun bi kere
[ ] Gida zehirlenmen vardi bikere
[
] kisa sacin var
[ ] herkesle gidersin, tanimadigin insanlarlada
[
] tüm arkadaslarin farkli
[ ] severek konusuyorsun 
[ ] disarida icerden daha mutlusun


Mulan / Mulan savasci prenses :
[ ] erkek fatmasin
[ ] ailen/arkadaslarin biraz daha kiz gibi olmani istiyorlar
[ ] baska biri oldun bikere,kendin oldugun gibi olmadin
[ ] birisiyle kavga ettin
[ ] evden kacmayi düsündün
[ ] ebeveynlerin senin hayatini planliyorlar
[ ] iyi zamandan daha cok kötü zamanin vardi
[♥] aileni okadar cok seviyorsun ki, onlari korumak icin herseyi yaparsin


Dornröschen:
[ ] ebeveynlerin olmadigi insanlarla beraber yasiyorsun
[ ] az kalsin genc ölüyordun
[] sen nazik, sevgidolu ve düsüncelisin
[] sarki söyliyebiliyorsun
[] hafta sonlari gec saate kadar uyuyorsun
[ ] cogu zamanini disarda gecirmeye calisiyorsun
[ ] manevi evlatsin, ebeveynlerin esah ebeveynlerin degil
[
] cok romantiksin
[ ] pembe en sevdigin renklerden biri




Pocahontas:
[ ] büyük illeri gezmeyi seviyorsun
[ ] dindar degilsin, daha cok spiritual
[ ] seninle ayni kökenli(türk) olmayan birisiyle çıktın
[ ] ailenden birini kaybettin
[ ] ebeveynlerin seni cok koruyor
[ ] ailenden biri savasta suan
[ ] dogayi seviyorsun
[ ] siyah saclarin var
[] daha güzel daha egzotik bir yere tasinmak isterdin


Mim sonuçlarına göre bende Dornröschen'ım :) Cidden bu aralar sürekli bir uyuklama hali falan yerinde oldu bu sonuç :D Bende bu mim'i ,
ve curcunam a gönderiyorum :) 
Sevgiler
ezginin günlüğü*
 

Hayat ...


Zamanla inançlarımı,güvenimi yok ettin.Ben mutlu olmaya çalıştıkça koca engellerini serdin önüme.Kimi zaman geçtim kimisinde geçemedim,kendimden bir şeyler bıraktım...Şimdi bıraktığım parçalarımın eksikliğiyle yazıyorum bunları.İnanmayı,inanarak devam etmeyi çok isterdim sana hayat.İnançlarımla güvenimde gitti,mutluluğumda.'Acabalar' geldi onların yerine,'keşkeler' oturdu bir zamanlar 'iyiki' barınan hücrelerime...
İnat ettim mutluluğumu kaybetmemek için ama ; sonradan baktım ki sen mutluluğumu çoktan almışsın hayat.Bende artakalanlar kendimi kandırdığım,sahip olduğuma inandığım kandırmacalarmış sadece...Hiç bişeye sahip olamadığım için 'kandırmacalarmış' diyorum,kandırmacalarım değil...

Bu akşam inanmanın,güvenmenin verdiği acıyı bir kez daha -ki ben hep mutlu olmak için inanmıştım,güvenmiştim- duyuyorum kalbimde.İyi niyet farkettirilince kötüye kullanılıyor bazen.Bu da onlardan.İyi niyetlerim yine talan edildi.En çokta her zaman yanımızda olacağına son derece inandığımız insanların en önce bizi o yolda tek bırakması koyuyor insana.Neden bütün insanlara öğretmezsin hayat ; bir yola başlandığında emin adımlarla yürümek gerektiğini ! Sen değilde ben mi öğretcem hayat bunu onlara ? Sencede sana göre küçük,küçücük değil miyim ben hayat ? Sende onlar gibi bencilsin,sadece kendini düşünürsün zaten hep...Kime anlatıyorum ki...

Artık mutluluk maskemin son kullanma tarihi doldu...

Kuaför Maceram ve Mutlu Son :)

Selamm :) Uzuun zamandır bugünü bekliyordum,randevum geldi çattı.Bu postta söylemiştim,aldığım fırsatı bugün kullandım.


Öncelikle Uğurkan Kuaför'den çook memnun kaldığımı söylemeliyim...Bazı fırsat anlaşmalı yerler fırsat için gelindiğini duyunca diğer müşterilerine göre farklı davranıyorlar.Uğurkan bu ön yargımı yoketti.Saat 17.00'deydi randevum.Gittim bekletmeden aldılar beni.Koyu kestane saçlarımdan ve şeklinden çook sıkılmıştım ama açma işleminden dolayı zarar gelmesin diye cesaret edemiyordum,ilk başta aldığım güven duygusuyla açma işleminin startını verdik :P İşlem bittikten sonra boyamaya geçtik.O da bitti ben dk başı nasıl oldu diye diye milletin başının etini yedim :D


Yüzümde 3 saattir süren boyanın yorgunluğu ve oruç halleri :) Burda saçımın kesim işlemide bitmişti.Ben kısaltmayıınn diye ısrar ederken pıt pıt kestiler :D Sonradan beğenmedim değil,farklı oldu :)
Kuaförümün tavsiyesi üzerine dalgalı fönde karar kırdık.Gerçekten hakkını yiyemem çook uğraştı.Sonuçta uğraşa değdi :)


Evet evet yerdekiler benim saçlarım :) İşte böyle oldum kuaför maceramın sonunda :) Detayları çok anlatmadım çünkü pc'm buna elvermiyor kapanıp duruyor...Detaylar bir başka posta kalsın,hepinize bol şekerli,gülümsemeli bayramlar dilerim :) Şimdi bayram hazırlıklarını tamamlama zamanı :)

Sevgiler
ezginin günlüğü*



26 Ağustos 2011 Cuma

Blogger'ın N'leri Mimlerinin Samimiyetine İnanmıyorum...

Geçenlerde banada gelen bir mimle bu konu üzerine bende BU postu hazırlamıştım.Mimlediklerimden kimi arkadaşımlarım gördü,kimileriyse görmedi bile...Yaptığım mim postumdan sonra bende mimlendim bazı arkadaşlarımın N'lerinde.Görenlerin bir çoğu kendi N'lerinde banada yer verdiler,görmeyenlerinse zaten akıllarına gelmediğimi gördüm :))  O yüzden bu mim hakkındaki düşüncelerim değişti,samimiyetsiz buluyorum üzgünüm...Paylaşmak istedim...

Ben Bu Aralar ...

Bloğumla çok ilgilenemiyorum.Geçen hafta izinli arkadaşın yerine bakmaktan,bu hafta biriken işleri yerine oturtmaktan nadir fırsat buluyorum.Fırsat bulduğumdada uyuşukluktan yazamıyorum.Ramazandan mıdır nedir olduğu yerde uyuyo bu hatun -.-

Şimdide 9 günlük tatil aklıma geldide gözüm açıldı biraz :P


Büyük ihtimalle İstanbul'dayım,Ailecek İstanbul dışına çıkmayı düşünüyorduk ama hepimizin izinleri ne yazık ki aynı değil...Ben bu 9 günlük tatilin ardından bir hafta daha çalışıp nihayet bir türlü gelmeyen tatilime çıkıyorum :) Artık bu hafta son eksiklerimi falan tamamlarım,zaten E'de tatil boyunca İstanbul'da olmayacak.Kaldık yine tek başımıza.Sıkıntıdan baklavalar,dolmalar yiyip tatil öncesi göbek yapcam gibi görünüyor :P
Günler çok monoton devam edip gidiyor.Aöf bütlerimde yaklaştı,hiiç mi hiç çalışasım gelmiyor.Geçemeyince dank eder Türk milletinin huyu bu sanırım :) Tatilden sonra yenilenip bol bol post yapmak istiyorum.Merak edenlere çoook teşekkürler !

Bu arada tüm müslüman aleminin kadir gecesi mübarek olsun,dualarımız kabul olsun.

***


Bu da B.V'den yeni ezginin günlüğü =) İşte gerçek yüzüm :P Teşekkürler B.V :D

Herkese iyi,mutlu tatilleerr,hoşçakalınn :*)


24 Ağustos 2011 Çarşamba

Çekiliş Vaarr :)

Sevgili blog arkadaşım Ebrucum kendi tasarımı olan güzel çantayı hediye ediyor :) Çekilişe katılmak istiyorsanız buraya tıktık :) Bol şansslar :)

23 Ağustos 2011 Salı

Street Style / Metalic & Gold

Bu sezon çoğu blogta rastladığım gibi metalik gri ve altın rengi oldukça moda.Kimi zaman aksesuarlarınızda kimi zaman kombininizin ana parçasında size eşlik edecek trend akımlardan birisi.Bir kaç görsel seçtim,paylaşmak istiyorum.


















Umarım kombinlerden fikir edinebilirsiniz :)

Sevgiler
ezginin günlüğü*



22 Ağustos 2011 Pazartesi

Suratsız İnsanların Suratını Dağıtasım Var !


Başlıktan dolayı şiddet yanlısı bir ezginin günlüğü olduğumu düşünürsünüz belki ama hakedene müstehak gerçekten ! Bugün pazartesi.Çoğumuzun hiçte hoşlanmadığı gibi.Motivemi en üst düzeyde tutacak şeyleri düşünüyorum.Beklediğim günleri hayal ediyorum falan.Anlayacağınız şu lanet pazartesi sendromu dedikleri şeyden en az hasarla yırtmak istiyorum.Ama illa ki çevrede bunu engelleyen varlıklar oluyor.Etrafımdaki suratsız insanlardan nefret ediyorum.Sanki haftasonunu benimle geçirmişte yolunda gitmeyen birşeyler olmuş :) Surat surat surat.Şu görseldeki şirin gerçekten şirin kalıyor :)

Ben çook güzel bir haftasonu geçirdim.Sevdiklerim yanımda,sağlığım yerinde,mutluyum.Bugünde 32 dişimi gösterip gülcem,inat değil mi :)

Bol kahkahalı,mutlu bir hafta diliyorum hepinize,suratsızlara inat hep gülün ;)
Sevgiler
ezginin günlüğü

Ayraşehri

Hayaller, arzular, istekler, gerçekleşmeden önce hep nasıl görünürler biliyormusun ezgi ?
 
Milyonlarca ışık yılı uzakta gibi. Gerçekleşmesi milyonlarca ışık yılı sürecek gibi.
Bize de öyle görünürdü. Ta ki bir gün gerçekleşinceye kadar.
Sonra çok basit bir şeyin farkına vardık;
Evet! Hayallerine IŞIK HIZI ile varacaksan milyonlarca yıl sürebilir.
AMA, ışıktan daha hızlı bir şey var. Düşünce Hızı!
Hadi bu pazartesi sistemleri güncelleyelim ve ışık hızından düşünce hızına geçelim.
Kim sana ''Hayallerin bugün - bu Pazartesi - gerçekleşmeyecek'' diyebilir ki senden başka : )))))
3.... 2.... 1.... ezgi düşünce hızına şu an ulaştıııııı.................

Öptük valla
Aykut & Esra ve kediler.

20 Ağustos 2011 Cumartesi

Bu Post Yüksek Mim İçermektedir,Mutlaka Bakınız :)

Blogger N'leri seçiliyormuş.Ayrıntıları birinceses'in şurdaki yazısından öğrenebilirsiniz.

Sevgili Nora'cım da beni 'EN Aşık Blogger' olarak mimlemiş :) Mimlenenlerinde EN'lerini belirtmeleri istendiğinden bu postu yapıyorum.İşte benim EN'lerim ;)

En İyi Tasarıma Sahip Blogger : Tombul Kraker :*)


En Meraklı Blogger : Sevdanın Dünyası o.O

En Çok Gezen Blogger : Çılgın Mevdoş :)

En Çok Bilgilendiren Blogger : Noni ve Hobileri :*)

En Çok Eleştiren Blogger :  Cips Yiyemeyen Kız 

En Çok Kendini Anlatan Blogger : Cips Yiyemeyen Kız , Tombul Kraker 

En Akıcı Yazan Blogger : Noranın Ütopyası , Tombul Kraker , Cips Yiyemeyen Kız (L)

En Aşık Blogger : Benzemez Kimse Bana :)

En Çok Güldüren Blogger : Noni :*)

Her türlü soru, istek ve şikayetlerinizi birinceses@gmail.com adresine mail olarak atabilirsiniz. Ayrıca soru sormak için Formspring hesabımı, kısa yorumlarınız için deTwitter hesabımı kullanabilirsiniz. Mim ay sonuna kadar devam edecek ve bayramın ilk günü Blogger N'lerini seçmiş olacak. (Bu kısmı yazdığınız yazıların altına kopyalarsanız çok memnun olurum.)

Herkese iyi haftasonlarıı !!!

Sevgiler
ezginin günlüğü*

17 Ağustos 2011 Çarşamba

Çekiliş Varr :)



MKBL ConCept'in kendi tasarımı olan ve aşık olduğum elbisenin çekilişine katılmak isterseniz BURAYA tıktık :) Bol şanslarr

16 Ağustos 2011 Salı

Street Style // Neon

Renklerin güzelliklerini net bir şekilde gözler önüne seren neon akımına ait bir kaç görsel paylaşmak istiyorum.

 










Kombinlere bayıldığımı söylememe gerek var mı ?

Yaşasın bütün renkler :)


Mod : İş Kadını Ezginin Günlüğü :)


Bugün daha önce hiç değinmediğim bir konudan,iş hayatımdan bahsetmek istedim.Yaklaşık 1 senedir aynı şirkette çalışıyorum.Mezun olduktan 3 ay sonra kuzenimin sayesinde -aynı yerde çalışıyoruz- iş fırsatı karşıma çıkmış,ilk görüşmede okey almıştım.Oldum olası çalışmayı severim,evde gün boyu oturup ya da dışarıya çıkacağımda aileden geçinerek hayatıma devam etmek hiç bana göre değil.Tahmin edersiniz ki bu iş imkanı beni epey mutlu etmişti o zaman.Hem mezun olduktan sonraki ilk ciddi tecrübem olacaktı hem de birlikte mezun olduğumuz çoğu arkadaşıma göre erkenden bir iş edinmiştim üstelik tam da bölümüme uygun,satış departmanında.Geçen sene 20 Eylül'de iş başı yaptım.O zamandan bu zamana çok şey öğrendim,günler çabuk geçti.Hem muzdarip olduğum konuları paylaşmak için,hem de bir sene olmasına çok az bir süre kaldığından yazmak istedim.Düşünüyorumda o zamandan bu zamana kadar çok şey öğrendim.Gelecekteki kariyerimde bu günlerin olumlu yanları olacak.Tabi her şey güllük gülistanlık değil malesef.Burcumun özelliğinden olsa gerek hayatımın hemen hemen her alanında mükemmeliyeti isterim.O yüzden sorunlar çok çabuk beni üzer,çoğu zaman istemsiz ağlamama bile neden olur.Tam da bahsettiğim gibi bu iş benim kendimi dizginlememi,sabretmemi öğretti,inkar edemem.Ama;henüz sabır gösteremediğim ve asla gösteremeyeceğim şeylerde var.'Şeyler' diyorum çünkü benim için hiç bir anlam ifade etmiyorlar.Her şey güzel
işimi seviyorum ama bunların yanında asla sevmediğim,sevmeyeceğim iş muhataplarım var benim.Arkadaşım demiyorum asla olamazlar.Muhataplığımız ise sadece işin verdiği mecburiyetten.Benim kişisel bakımına özen göstermeyen,erkek olduğu halde (!) dedikoduların kralını yapan,kişiliksiz,işinde bir hiç olan ama burnu kaf dağında,'ölseniz üzülmem' diyen sapık ruhlu,gayet sinir bozucu bir iş muhatapım var.Malesef aynı departmandayız.İnanın artık o kadar dozunu kaçırdı ki selam bile vermiyorum.Bir iş olduğunda başıma dikiliyor(!) -en nefret ettiğim şeylerden birisi- hallolunca defolup gidiyor.Aradığında naber dediğinde iyiyim deyip sustuğum halde sağol bende iyiyim diye yüzsüzlük yapmasıda ayrı bir aptallık...Departmanda 3 kişiyiz.Bu bahsettiğim mahlukat benden bir ay sonra işe başladı.Diğer abimiz hepimizden önce burdaydı.Çok şey öğrendim demiştim ya kendisinin payı büyüktür.Bir gün belki bugünden daha iyi ya da daha kötü bir durumda olcam,bilinmez ama kimsenin hakkını unutmam.Bunun dışında departman dışında da sinir bozucular grubu var.Ama çok önemsemiyorum ne de olsa muhabbetimiz merhaba merhabadan ibaret.Günler böyle geçip gidiyor...Ramazanda pek bir tahammülsüzüm yazı nefret yüklü oldu :) Nefret demişken ben gerçekten ilk kez nefret ediyorum birinden.Üzücü...

Bu arada takip edenler bilir,kısa bir süre sonra tatile çıkıyorum.Fakat çok ilginç ki tatilden sonra işbaşı tarihimde 20 Eylül :) Sanırım 20 Eylül benim için işlerin iyi gittiği seçili tarih :)

Güzel bir gün geçirmenizi diliyorum.

Sevgiler
İş kadını ezginin günlüğü* =)


15 Ağustos 2011 Pazartesi

Ayraşehri



''Karşındaki insana özgürlüğünü verebilmek sana özgürlük
verecektir'' cümlesini ilk duyduğumuzda ''yok daha neler''
demiştik harbiden sevgili esra.

Ama doğruymuş.

Bugün, biri seni belki rahatsız ediyordur.

Patronun, sevgilin, anne, baban, kardeşin, ortağın, birlikte
çalıştığın iş arkadaşın.

Sadece şunu hatırla,

Yaptığı her ne ise, sana adilik olsun diye yapmıyor. Yaptığı
şeyi yapıyor çünkü onunda bir ego'su var. Tıpkı senin olduğu gibi.

Kendi ego'na gülümseyebilirsen, onun ego'suna da
gülümseyebilirsin.

Onun ego'suna gülümseyebilirsen tahmin et bundan kim
kazançlı çıkacak.

Yaaa pişkin pişkin sırıtırsın şimdi öyle;)))))))

Öptük valla
Aykut & Esra ve kediler.

14 Ağustos 2011 Pazar

Ben Bu Aralar...

Bloğumla çok ilgilenemiyorum.İş yerinde izinli olan arkadaşın yerine dönüşümlü bakıyoruz.Kendi işlerimi bile halledemiyorum.Bir hafta böyle geçicek.Cuma günü aşkımcım geliyor,onun verdiği mutlulukla çabucak geçmesini diliyorum günlerin.Bir de ayrıyeten tatile gün sayıyorum tabi :) Aslında tatil gününü istediğim kadar aksine o günün gelmesini istemememde gerekiyor çünkü ; aöf bütlerim var :( Ve ben ne yaparsam yapayım çalışamıyorum.Okul gibisi yok aöf falan uğraşılmıyor valla...Bu aralar ensemde bir ağrı var geçmek bilmiyor.Çok sinir bozucu.Onun dışında pekte değişiklik yok hayatımda.Kış geliyor sanırım,benim için gayet sıkıcı havalar geçiriyoruz İstanbullular olarak...

Bu arada aramıza yeni bir blogger katıldı :) Yeni olmasına rağmen şimdiden sıkı takipçisiyim.Gülümsenin Bloğu nu ziyaret etmenizi öneririm.Kendisi beni bloğunda anlattığı için ayrıca mutlu oldum :) Teşekkürler Gülümse !

Şimdi sahur için masayı hazırlamalıyım.Herkese iyi geceler canlarım...

ezginin günlüğü*

13 Ağustos 2011 Cumartesi

Nora'cımdan Mim'im Vaar :)

Sevgili arkadaşım Nora'cım beni mimlemiş :) Mim'in konusu ise '' Çok beğendiğiniz, izlemekten asla sıkılmayacağınızı düşündüğünüz 3 filmi (Üçlemeler üç film olarak sayılacaktır), neden bu kadar beğendiğinizi de açıklayarak yazın.''

Üniversite yıllarında epey boş vaktim olurdu.Bir günde 4-5 film izlediğim olurdu.Arkadaş grubumuzla gidip gelir film partileri yapardık :) Ben genelde gerilim ve korku filmlerini tercih ederim,inanılmaz severim hatta.Ama içlerinde hiç unutamadıklarım,izlemekten bıkmayacağım bir kaç film var.Mim de 3 film sorulduğu için içlerinden seçim yaptım.İlki çocukluk yıllarımdan.Kardeşimle izlediğimiz gün filme resmen hayran kalmıştık :) Daha sonra o zamanların 'Miço' dergisi vcd sini verince hemen almıştık :)


Afacan Dedektifler o zamanlar beni fazlasıyla korkuturdu ama yinede vazgeçmezdim :)


2.film ise yine çocukluk yıllarıma ait.Bir akşam halamlardayken reklamlarda fragmanına rastgelerek haberdar olduğum 'Çığlık'


O zamanlar araba koltuklarına bu maskeleri takmak çok modaydı :) Nasıl korkardım ama yinede izlememi engelleyemezdi :) Serilerini hep izledim ama bende unutulmaz olan ilki.


Son film ise yine korku :)


Görsel olarak bile iç titretmeye yeten film.'Otel' i üniversite yıllarında yine bir gece arkadaşlarlayken gece yarısı izlemiştik.Sabaha kadar uyuyamamıştım.Filmin geçtiği ülke Slovakya benim için o günden sonra asla gitmeyeceğim yer olarak tarihe geçti :)

Bakıyorumda şimdi unutamadığım filmlerin çoğu korku türündekiler.Korkmayı seviyorum ben :P Noracımm mim için çook teşekkür ederim canımm :*)

Mimi bende sevgili Tubitom'a ve taze blogger Gülümse'ye gönderiyorum :)

Herkese iyi haftasonlarıı
ezginin günlüğü*

 

11 Ağustos 2011 Perşembe

Sizce İdeal Erkek Nasıl Olmalı ?

Dün akşam iftarda ailecek toplandık.Teyzeler,dayılar epey kalabalıktık.Bir ara fırsat bulup yengemle odaya çekildik laflamaya :) Yaşlarımız yakın olduğundan hep çok iyi anlaşmışızdır.Dünde laf lafı açtı.Kendi arkadaşlarından falan örnek verirken mevzu 'ideal erkeğe' geldi.


Yaşça yakınız ama büyük olduğu için tabiki hayata karşı bana göre çok daha tecrübeli.Arkadaşlarından bahsetti.İdeal erkeğin yaşça olgun olması gerektiğini söyledi mesela.Ben bu fikre çok katılmadım mesela.Kimisi olur 50 yaşına gelmiş yine odundur :) Kimisi 20 yaşında en ince şeyleri düşünür.İlişki anlamında
şahsen tecrübem yok ama çevremde öyle çok örnek var ki...


Bana göre ideal erkek önce güven vermeli.Sonra ise ince düşünce gerekli.Yaş,dış görüşüş,maddiyat en son planda kalıyor.


Aklımdayken sizlerlede paylaşmak istedim.Aslında görüşlerinizi merak ettim :) 
Sizin ideal erkeğiniz nasıl ? İdeal erkekte olmazsa olmazlarınız neler ? Görsellerdeki gibi bir erkeğe mi sahip olmak isterdiniz :) Yoksa sadece yanımda olsun,varlığı yeter diyenlerden misiniz ?


Benim ideal erkeğim tamda aşağıdaki gibi :)


Sevgiler
Görüşlerinizi merakla bekleyen ezginin günlüğü :)


Koleston - Yoğun Renk Veren Köpük Saç Boya

Geçenlerde odamdayken içerden TV den duydum reklamını.'Nee köpük mü ? ' modunda bakmaya gittim.Sonuna yetiştim.Araştırırım dedim kendi kendime.Çünkü köpük olması nedense uygulaması çok kolaymış fikrini uyandırdı bende.Bugün netten kullanıcı yorumlarına baktım,gayet memnun kalınmış.



Teknik olarak incelemek gerekirse , amaç boyanın saçın her yanına eşit ve kolay bir şekilde yayılmasını sağlamakmış.Klasik boyalara göre yapısından dolayı kullanımı daha kolaymış.Özel tasarlanan ambalajı köpük seviyesinin kontrol edilmesini ve en baştan bitime kadar olan sürede köpük seviyesinin aynı kalmasını sağlıyormuş.Yoğun yapısı nedeniyle beyaz saçları tamamen kapatıyor ve renk 2 aya kadar kalıcı oluyormuş.Vaad ettiklerini gerçekten gerçekleştiriyorsa işimiz kolaylaştı demektir :) En azından acil anlarda yardıma yetişecek bir ürün olduğunuy düşünüyorum.Piyasada şuan 18 ayrı rengi mevcutmuş.

Bir ara deneyip deneyimimi sizlerle paylaşırım :)

H&M 2011-2012 Sonbahar-Kış LookBook

Havalarında yavaştan hissettirdiği üzre sonbahar moduna giriyoruz.Bir çok marka sonbahar-kışa ait görsellerini tamamladı.H&M in 2011-2012 Sonbahar-Kış LookBook unu paylaşmak istiyorum.






















Toprak tonları ve bordonun hakim olduğu sezonda kalın,renkli çoraplardan edinmeniz ise güzel bir tarz yaratmanıza yardımcı olacaktır.H&M seçimini bol kesim pantolonlardan ve eteklerden yana yapmış.Ben çok beğendim,en kısa zamanda gidilmeli :)

Sevgiler
ezginin günlüğü*